24 Şubat 2013 Pazar

Written on

Liderlerle Samimi Sohbetler: Cem M.Kozlu



1. Bir liderin olmazsa olmaz değerleri hangileridir? Bu değerler nasıl ortaya çıkartılabilir?
Kanaatimce liderin olmazsa olmaz özelliği güvenilir olması. Demek ki, olmazsa olmaz temel değeri dürüstlük, her konuda.

2. Zor bir karar alma anında neler yaparsınız, nasıl davranırsınız?
Zor karar anında, eğer olanak varsa, yani zaman müsaitse, bir gece güzelce uyuyup ertesi sabah konuyu bir kere daha, bu sefer farklı açıdan, düşünmeye çalışırım.

Ancak, zor konular çoğu kez acil karar gerektirir. Zor+Acil=Kriz. Kriz ortamında da alışkanlıklar ve  refleksler devreye girer. Normal dönemlerde bunları eğer istediğimiz gibi geliştirip hızlandırabilmişsek kriz döneminde ani ve doğru karar alma şansımız artar. Bahsettiğim süreç takım surecidir. Krize takım olarak hazırlanmak gerekir.

3. Aldığınız önemli bir riski bizimle paylaşır mısınız? Bu riski almaya neden ve nasıl karar verdiniz?
Rahmetli Turgut Özal 1988 yılında THY genel müdürlüğü ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerini teklif edip, karar için üç gün süre tanımıştı. Sektörü ve bürokrasiyi tanımıyordum. Genç ve sivildim. O dönemin koşullarında bu unsurların hepsi dezavantaj oluşturuyordu.

Büyük bir kurumu dönüştürebilme fırsatını gördüm ve böyle bir durumun insanın kariyerinde ancak bir kere doğabileceğini düşündüm. Eğitimime, merakıma, sorma cesaretime ve öğrenme kapasiteme güvendim, görevi kabul ettim.

4. Ekibinizdeki her bir üyeyi ve kendinizi işe dahil etme ve motive etme konusundaki özel yöntemleriniz neler?
Gerçekleştirmek istediklerimizi takımımla birlikte HAYAL edebilmek ve onların hayallerini de DINLEYIP bütüne entegre edebilmek çok önemli. Daha sonra bu hayalleri somutlaştırıp, ölçülebilir hedef ve sorumluluklar olarak ekibe dağıtmak gerekiyor.

Tabii, takımı da en güçlü ve birbirini tamamlayan kişilerden kurmalı.

5. Sizce liderin güce mi yoksa otoriteye mi ihtiyacı var? İnsanları etkileme konusunda hangi yöntemleri başarılı buluyorsunuz?
Liderin her şeyden önce takipçilere ihtiyacı var. Onun vizyonunu paylaşan, onun değerlerine ve kişiliğine inanan, tutkulu ve enerjik takipçiler liderin esas gücünü oluşturur.

Lider, neyi, niçin ve nasıl gerçekleştirmek istediğini takipçilerine anlatabildiği ölçüde hedefine yaklaşabilir.  

6. Biraz da günlük hayatınızdan bahsedecek olursak: Gününüzü verimli kılmak için neler yaparsınız? Zaman yönetimi oldukça hassas bir konu. Zamanı verimli yönetmek için kullandığınız yöntemler ve araçlar hangileri?

Güne erken başlarım. İlk adım olarak gün ve haftanın ve yakın geleceğin plan ve programlarını gözden geçiririm. Toplantı, konuşma, takip. vb. gibi konularla ilgili hazırlıklarımı tamamlar, gelen haberleşmelerden önemlilerine göz atarim. Sonra yardımcımla toplanıp programımızı inceler, uygulama planı yaparız: aranacaklar, randevular, vs.

Erken saatlerde düşünmeye zaman ayırmaya çalışırım. Rutin toplantı, telefon konuşması, rapor, mektup. vb. enerjimizin biraz daha azaldığı ikindi saatlerine saklarım.

Belli aralıklarla da kurumun süreç ve rutinlerini gözden geçirir, işlevselliği azalanları elimine ederim.

Acil ve önemliler hariç e-mailleri en sona bırakırım. Açılış, konuşma, ziyaret vb. davetlere ve randevu taleplerine seçici bir bakışla yaklaşırım.

Zamanımın bir bölümünü yardım etmek istediğim kurumlara ve bir tür mentorluk yaptığım gençlere ayırırım.

Program yaparken hava koşulları, trafik durumu, bölgeler vb. dikkate alıp günü optimize etmeye çalışırım.

Zaman dilimlerini ve konuları odaklayarak sinerji yaratmaya gayret ederim. Örneğin, Coca-Cola İçecek'in yönetim kurulu toplantısının olduğu hafta piyasa ziyareti yapıp, meşrubat sektörü raporlarını okumak gibi.

7. Yoğun iş temponuzda özel hayatınızı dengelemek için bizimle paylaşabileceğiniz tüyolar nelerdir?
İki ana hobimden biri yazmak. Zanaat olarak görüyorum. Zanaatımı icra ederken seçtiğim ihracat, uluslararası pazarlama, kurum kültürü gibi konular için araştırdıklarım, okuduklarım, öğrendiklerim işimde de bana yardımcı oluyor. İşimden kitaplarıma aktardıklarım da onları daha ilginç ve pratik hale getiriyor.

Diğer hobim yelken. İşimdeyken zaman zaman kendimi deniz üstünde hayal edip huzur buluyorum. Denizdeyken de gene zaman zaman işimle ilgili daha uzun dönemli ve geniş perspektifli düşüncelere dalıyorum.

Yani, mesleğimle meraklarım arasında kati sınırlar yok; tersine, birbirlerini tamamlıyorlar.
Written on

Kurumsal Üst Düzey Yönetici Koçluğunun Faydaları:Araştırmalar ne diyor?



Resmi Sonuçlar: Koçluk üzerine yapılan geri dönüş analizleri, (ROI) yapılan yatırımın 5 ila 7 kat oranında geri dönüş sağladığını gösteriyor. Bu değerin bu kadar yüksek olma sebeplerinden biri koçluğun kişisel ihtiyaçlara göre uyarlanabilmesi, neredeyse haftalık destek oluşturması ve öğrenimlerin gerçek hayat deneyimlerine entegre edilebilmesi. Kıyas yapmak gerekirse, eğitim programlarında eğer eğitim sonrasındaki dönem desteklenmezse üç ay gibi bir süre sonra öğrenimlerin unutulduğu gözleniyor.
Koçluğun iş sonuçlarına etkisi ile ilgili örnekler ise şöyle belirtilmiş:
·    Koçluk alan müşterilerin %28i satış, verimlilik ya da karlılık alanında 500,000 ila 1 milyon dolar aralığında iş performanslarının artmasını sağlayacak kadar yeni öğrenimler gerçekleştirdiklerini ifade ediyorlar.
·  Hizmet sektöründeki büyük bir şirketin katıldığı, koçluğun ticari geri dönüş hesaplaması araştırmasında şirketin 200 üst düzey yöneticisine koçluk hizmeti aldırarak ekstra 30-60 milyon $ arası bir kazanç sağlandığı da ifade ediliyor.
·     Başka bir koçluk firması ise çalıştıkları müşterilerinin iki üst düzey yöneticisi ile çalışmayı devam etmelerini sağlamaları sayesinde 100,000$, müşteri yönetim etkinliğini ve satış miktarını arttırarak 250,000$, müşteri bağlılığı ve memnuniyetini arttırarak 100,000$ kazanç sağladıklarını belirtmişler.
Kurumsal Faydalar: 4000’den fazla şirketin katıldığı başka bir kurumsal koçluk araştırmasında, koçluğun yararları sırasıyla şöyle ortaya çıkmıştır.
1. Bireysel iş performansının artması
2. Kar dahil iş sonuçlarının iyileşmesi
3. Müşteri memnuniyeti ve rekabet gücünün artışı
4. Kişilerin bir sonraki seviye için hazırlanması, kendilerine güven ve kişisel becerilerinin arttırılması, hedeflere ulaşma, ilişki yönetimi ve iş bağlılığı konusunda ilerleme kaydedilmesi.
Bireysel Faydalar: Fortune Dergisinin yıllık değerlendirmelerinde ilk 1000’de yer alan şirketlerde, 100’den fazla üst düzey yöneticinin katılımı ile gerçekleşen bir araştırmada, 6 ay ile 1 yıl boyunca koçluk hizmeti alan yöneticilerin aldığı faydalar ise şöyle belirtilmiş:
·        Kendilerine bağlı çalışan  kişiler ile ilişkilerde iyileşme (katılanların %77’si)
·        Kendi yöneticileri ile çalışma ilişkilerinde iyileşme (%71)
·        Takım çalışması (%67)
·        Eşit derecedeki diğer yöneticilerle ilişkilerde iyileşme (%63)
·        İş memnuniyeti (% 61)
·        Müşteri ilişkileri (% 37)
Organizasyonel Faydalar: 100 yöneticinin katıldığı aynı araştırmada, şirketlerin aldığı faydalar ise şöyle ifade ediliyor:
   Verimlilik (üst düzey yöneticilerin %53’üne göre)
   Organizasyonel güç (%48)
   Koçluk almış kişilerin şirket içinde tutulabilmesi (%32)
   Maliyetlerin düşürülmesi (%23)
   Karlılık (%22)

Yönetici Koçluğunun etkinliği üzerine Kaynaklar :
1Kaynak: Manchester, "Executive Coaching Yields Return on Investment of Almost Six Times Its Costs" , January 4, 2001. MetrixGlobal, "Executive Briefing: Case Study on The Return Investment of Executive Coaching," November 2, 2001.
2Kaynak: Chemistry Business magazine, "The Case for Executive Coaching," November 2002 International Coach Federation and Linkage, Inc, "Analysis of the 1999 Survey on Coaching in Corporate America", November 22, 1999
3 Kaynak International Coach Federation and Linkage, Inc, "Analysis of the 1999 Survey on Coaching in Corporate America", November 22, 1999
4 Kaynak MetrixGlobal, "Executive Briefing: Case Study on The Return Investment of Executive Coaching," November 2, 2001.

*Carol Ross and Associates websitesindeki makaleden çevrilmiştir.

18 Şubat 2013 Pazartesi

Written on

İlişki Yönetimi ve Liderlikte Sezgilerin Rolü


Liderlik kişisel seviyede başlayıp, kişisel farkındalık ve yaratıcılık ile şekillenir. Kişinin kendini tanıması, gerçek kimliğini bulması, yansıtması ve öncelikle kendini olduğu gibi kabul etmesi onun diğerleri ile olan ilişkisini etkiler. Bu sürecin belki de en önemli bölümü anlık dürtü ve düşüncelere göre davranmak yerine durumu hissedip, değerlendirerek, hareket edebilme kabiliyetini geliştirmektir. Lider, “Ben çevremde nasıl bir değer yaratmak istiyorum?” sorusu ile başlayan derin düşünme sürelerinde tepkisel olmak yerine yaratıcı olmak için stratejiler gerçekleştirmeye zaman harcayacaktır. Bir sonraki evre, liderin etrafı ile olan iletişim ve etkileşimini nasıl yönettiği üzerine kuruludur . Liderin bu yolda ilerleyebilmesi için gereken iki ana nokta; liderin ilişkilerini yönetebilmesi ve ortamı okuyabilmesi, neye ihtiyaç duyulduğunu hem verilerle hem de sezgileriyle gözlemleyebilmesidir.
Lider, iş yerindeki grup, departman ya da tepe yöneticiliği pozisyonlarında, aile içinde ve sosyal çevresinde, içinde bulunduğu yaşayan sistemin sorumluluğunu alan ve diğer kişileri de bizzat sorumluluğa davet eden katalizördür. Liderin sadece dikte ederek içinde bulunduğu sistemi etkilemesi, yön vermesi ya da değiştirmesi mümkün olmayacaktır. Hızla değişen dünya, son yüzyılda binlerce yılın gelişimini yaşarken, bireysel güçlerin birbiri üzerine eklenerek oluşturduğu değerin ekip, organizasyon ya da sistem olarak üretilen değere kıyasla alt seviyede ve son derece yetersiz kaldığı gözlemlenir.
Liderin, ilişki yönetiminde ihtiyaç duyacağı beceriler öncelikle açık olmak, tam anlamıyla kendisi ile içinde bulunduğu durum ve kişi için hazır olmak (mevcudiyet) ve esneklik gösterebilmektir. Bu kapsamda liderin başvurabileceği pratik yaklaşımlar ise:

a. Her takım üyesinin güçlü alanlarını kullanabileceği görevlerde yer alabilmesini sağlamak, b. Bağ kurma, dinleme, takdir, onay ve ödüllendirme mekanizmalarının işlemesini temin etmek, c. Varsayımların dile getirilmesiyle kişilerarası iletişimin kanallarının açılmasını tedarik etmek, d. Sezgi ve veri dengesinin gözetilmesini sağlamak, e. Geribildirim ve yargılama arasındaki farkı net olarak ortaya koymak, f. Her bir bireyin kendisini 100% ortaya koymasını ve geride duranların da oluşan sisteme katkıda bulunmak üzere gün yüzüne çıkmalarını güvence altına almak, g. “Evet, ama…” üzerinden değil yapıcı etkileşimi destekleyen “Evet ve…” yaklaşımı yoluyla çözümlemeyi benimsemek, h. Ekip içindeki kişilerin duruma göre birbirine yaslanarak, birbirini destekleyerek ya da yeri geldiğinde doğrudan iletişim ile katkılarını ortaya koyabilme özgürlüğünü olumlamak.
Lider, son aşamada, takımın ve sistemin daha iyi performans sağlayabilmesi için ortamın ne tür sinyaller verdiğini sürekli olarak izlemelidir. Oluşan atmosferin ilgi uyandırıcı, gelişmekte, neşeli, net ya da karamsar, belirsiz, duygusal, agresif, nötr olup olmadığını gözlemleyerek ihtiyaç duyulan yön değişikliğinin başlatıcısı olma sorumluluğu ile hareket edebilmelidir.

15 Şubat 2013 Cuma

Written on

Liderlikte Zaman Yönetimi ve Kendinize Bakabilmenin Sırları


Bizi her an bölebilecek milyon tane elektronik cihaz bildirisi, trafik, çözmemiz gereken iş sorunları, cevap bekleyen eposta ve ekip üyeleri ile işten bağımsız olarak var olan özel, sosyal ve aile hayatı zaman yönetimini öğrenmemizi artık şart koşuyor.  Bunun için benim kullandığım bazı prensipleri sizlerle paylaşmak isterim.
  1. Televizyon önünde takılmaktan, aklımı dağıtıyor inancından vazgeçin. Dizilerin birine başladınız mı, diğerlerinin de kölesi olmanız an meselesi. Özellikle içinizi daraltan, size bir değer katmayan ya da eğlendirme gibi önemli bir değeri taçlandırmayan programlardan uzak durun.
  2. Yeterli uyku dinlenmenizi, dinç olmanızı ve sağlıklı olmanızı sağlar, kendi ideal uyku zamanınızı belirleyin. Hafta içi az uyudum diye hafta sonu yataktan çıkmayacağım demeyin, 8 saatten fazla uykunun pek bir yararı yok.
  3. Güne nasıl başlamak size enerji veriyor? Kimisi sabah insanıdır ve bunu sporla başlatırsa tüm güne bol oksijen ve hareket ile başlayabilir.
  4. Stres miktarınız artma eğiliminde mi, kafanızda tilkiler mi dolaşıyor? Meditasyon ile tanışın, zihni sakin tutmayı öğrenmek başta zorla da olsa, gün içinde de işler sıkışınca yardımınıza koşan bir araç olacaktır.
  5. Öğle yemeği arası mutlaka verin, yarım saat bile olsa, ortam değiştirmek, karnınızı doyurmak, dikkatinizi dağıtmak, enerjinizi tazeleyecektir.
  6. Yıllık, aylık, haftalık ve günlük planınız olsun ama bu planlar özellikle yıllık ve aylık olan başlık halinde odak noktalarınızın ne olacağını söylesin. Haftalık ve günlük plan ise saatleri belli ama size de mutlaka düşünecek, yalnız başınıza çalışacak 1-2 saat bıraksın. Planların değiştirilmek için olduğunu da asla unutmayın, bu sefer de planım gerçekleşmedi diye panik olmayın. Unutmayın o size hizmet edecek.
  7. Eğer nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız, üzerinde vakit harcadığınız konuları 1 hafta boyunca iş, özel, sosyal hayat olarak takip edin, kendinizi gözlemleyin. Acil/önemli, acil/önemli olmayan, acil olmayan/önemli ve acil olmayan/önemli olmayan sınıflandırması size yardımcı olacaktır. Unutmayın ki, acil ve önemli olmayan çöpe, acil ama önemli olmayan delege edebileceğiniz birine gidebilir. Acil olmayan önemli ise yarına çözebileceğiniz bir konu değil, her gün azar azar  yapmanız iyi olacak işlerdir.
  8. Bu konuda sorumluluk almak için yardıma ihtiyacınız var ise, bir liderlik koçu ile çalışın.

Elimizdeki tek gerçek olan “zaman” ile daha iyi bir iletişim kurabilmeniz ümidiyle. 
Written on

“Nasıl?” Ve “Ne?” Soruları Sormakla Anlam Yaratan Bir Lider Nasıl Olursunuz?


Her sabah beni yataktan ne kaldırıyor?
Ne gerçekleştiği zaman mutlu oluyorum?
Neyi başarmak beni tatmin olmuş hissettiriyor?
Hayata nasıl bir iz bırakıyorum? 

Çok şanslı bir insanım ki yaptığım işleri hep sevdim. Pazarlama yöneticiliği de, şirketin pazarlama yetkinliklerinin gelişimi de, proje müdürlüğü de ve son 4 yıldır yaptığım yönetici koçluğu ve üniversite hocalığı da beni çok tatmin olmuş ve mutlu hissettirdi. Son yıllarda yaptığım çalışmalar özellikle liderlik izimi düşünmek, tasarlamak, beceri, yetkinlik ve değerlerimi birleştirip ortaya ne koymak istediğimi hayal etmek beni bu noktada netleşmek ve başkalarına yardımcı olmak açısından yönlendirdi.  
Evet, gerçeklik (otantik olmak), dürüstlük, keyifli bağlantı ve ilişkiler kurmak, sonuna kadar kararlılıkla gidebilmek ve cesurca hareket etmek benim kendimi gerçeklediğimi gösteren kavramlar oldu.  Bunu insanları anlama ve yardım etme isteği ile yaratıcılıkla birleştirdiğimde neden bu işi 80 yaşıma kadar yapmak istediğimi biliyorum.
Ekte yer alan Simon Sinek’den paylaştığım “İlham veren bir lider olmak için soracağınız 3 temel soru” size de yardımcı olacak diye düşünüyorum.


İster liderlik koçunuzla ister tek başınıza, işinizi yaparken neden yapıyorum, nasıl yapıyorum ve ne yapıyorum sorularını sormanız yaratmak istediğiniz liderlik izi için anlamlı olacaktır.